Cilt Bakım Rutininizin Doğru Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Peki neden böyle oldu?

Bunun iki sebebi olabilir: Cildinizin ihtiyaçlarını ve ürün içeriklerini yeterince tanımadığınız için size uygun olmayan bir seçim yaptınız. Belki de uygulama sırasında eksik kalan bir şeyler var.

Öncelikle uygun tercihin nasıl yapılacağını tarif edelim. Cildinizin ihtiyaçlarını tespit etmeniz gerektiğini zaten biliyorsunuz; veya “gerçekten” biliyor musunuz? En büyük organımız olan deri, dolaşım sistemimizdeki maddelerden atmosfer farklılıklarına kadar çok çeşitli iç ve dış etmenlerden doğrudan etkilenir. Bu yüzden cildin yüzeyindeki yağ, akne, iz vb. belirgin işaretlerin biraz ötesinde, “gerçek” sebepler var. Onlara ulaşmak için Bioterra Organics Fenerbahçe Şubesi’nde olduğu gibi yetkin ve uzman ekiplere güvenerek, bir cilt analizi yaptırabilirsiniz. Belirgin değişimler için bir dermatolog randevusu almayı da ihmal etmeyin.

Teninizle bir başka seviyede tanıştıktan sonra yapılacaklar listesi kendini belli eder: Size uygun olan arındırma, denge, nemlendirme ve koruma. Bunların hepsine doğru başlangıç için gereken şeyse, en başından beri belliydi: Sentetik ve kimyasal ürünler yerine, temiz ve nitelikli içeriklere sahip organik formüllere yönelmek. Kimyasalların zararları hakkındaki yazımız burada. Biz organik tercihten sonrasıyla devam ediyoruz. 

Bu konuya başlarken, doğanın içinde de bir kimya olduğunu ve organik bir ürünün, bu kimyayı değiştirmeden, en saf haliyle içermesi gerektiğini hatırlatalım. Global olarak geçerli organik içerik sertifikalarını da kontrol ettikten sonra içindekilere göz atıyoruz. “Gerçek organikler”in  en güzel yanlarından biri de, içeriğinde standart ürünlerdeki gibi “kulağa bilimsel gelen” karışık isimlere başvurma gereksinimi olmadığı için etiketteki ham maddelerini internetten kolayca araştırabilmek. Bizim içimiz rahat, sizin de olsun. Sonraki aşamada size uygun arındırma, denge, nemlendirme ve koruma rutini için doğru kombinasyonları yaratmak var. Cilt analizine göre buna karar vermek kolaylaşır. 

İkinci konumuz olan uygulama eksikliklerinde, karşımıza önce rutin oluşturamama veya kırma sorunu çıkıyor. Bir alışkanlık kazanmak biraz egzersiz gerektirir. Uyku saatinin yorgunluğuna yenik düşmeden, eve geldiğinizde cilt bakımınızı yapmak veya sabahları sadece beş dakika daha erken kalkarak kendinize zaman ayırmak yardımcı olabilir. Fakat çabanın sonucu güzel ve güzellik… Uzmanlar, etkisinden emin olmak için bir ürünün dört ila altı hafta düzenli kullanılmasını tavsiye ediyorlar. 

Bu kısma kadar hatasız geldiyseniz, sırada “sıralama” konusu var. En temelden başlamak gerekirse, doktorunuzdan farklı bir öneri gelmediği sürece kısa bir liste şöyle görünecektir: 

Bu da tamamsa ürünlerin sıralamasına geçebiliriz. Cilt analizi yaptırdığınızda, güzellik uzmanınız sizi yönlendirecek olsa da, buraya da birkaç not ekleyelim. 

Her şeyin yolunda olduğunda, öncelikle yağ seviyesi haber verir. Fazla yağlanma göstergesi olan ağız çevresindeki parlaklığın aksine, elmacık kemiklerinizin üstünde, alnınızın tepesinde ve dudak üstü yayında gördüğünüz ışıltı, bir doğru işaretidir. İçi temizlenen gözenekler daralır. Dış etkenlere bağlı olarak çıkan küçük sivilcelerin çok hızlı iyileştiğini fark edebilirsiniz. Makyaj yapan biriyseniz, cildinize uyguladığınız renk ve dokuların farklılaştığını görürsünüz. Çünkü tuvaliniz değişmiştir. Kan dolaşımını artırıcı bir masajla, yüzünüzdeki kasları da tıpkı vücudunuzun geri kalanında olduğu gibi çalıştırabilirsiniz. Böylece renk dengesi de yakalanır ve genetik sebeplere bağlı koyulaşma dışında, göz altları yanak tonuna yaklaşır. Kolajen gibi cilt tarafından emilmeyen bir maddeyi doğrudan kullanmak yerine, kolajen üretimini destekleyen bir rejim izlediğinizde, güldükten sonra görülen kırışıkların dolma süresi hızlanır ve zamanla görünümleri de azalır. Cilt, diğer her organımız gibi dönem dönem farklı bakımlara ihtiyaç duyabilir ve sağlıklı seçimlerle iyileşir. 

Kendinize gerçek anlamda iyi bakın. Cilt bakım rutininizin doğru olduğunu, aynada gördüklerinizin verdiği keyiften anlayabilirsiniz.