Göz etrafındaki cilt tabakası, özellikle uygun bakım olmadığında erken yaşlanmanın en erken belirtilerini gösterebilen noktadır.
Göz çevrenizdeki cilt, vücudunuzun diğer bölgelerine göre daha ince ve hassastır. Gözleriniz gün boyunca, göz kırpmaktan duygularınızı ifade etmeye kadar çok fazla çalıştığı için, bu etkenler bile tek başına erken yaşlanmaya neden olabilir. Bununla birlikte genetik nedenler, ultraviyole (UV) ışınları, dış stres faktörleri ve yaşam tarzınız gibi unsurlar da göz çevresindeki cildin daha hızlı yaşlanmasına neden olabilir.
Haydi şimdi göz çevremizi biraz daha detaylı tanıyalım. Onu, nelerin, nasıl etkilediğini daha detaylı anlayalım;
- Göz çevresi derisi yaklaşık 0.6mm’dir. Yani yüz derisinden 1/3 oranında daha incedir.
- Göz çevresinde yüze göre daha az yağ ve ter bezi vardır, bu yüzden de cildimizin diğer noktalarına kıyasla kurumaya elverişlidir.
- Gözlerimiz bir gün içinde ortalama on bin kez açılıp kapanır. Bu kadar ince yapılı bir bölgenin böylesine hareket halinde olması hem elastikiyet kaybına hem de çizgi ve kırışıklıkların ortaya çıkmasına sebep olur.
- Göz makyajında kullanılan maskara, eyeliner, kalem, far gibi ürünlerin zorlukla çıkarılması her seferinde bu hassas bölgenin daha fazla yıpranmasına neden olur.
- Uzun saatler bilgisayar ve cep telefonu kullanımı göz çevresi kaslarını zayıflatır.
- Damar genişlemesine yol açan ilaçlar göz çevresinin daha mor görünmesine sebep olur.
- Beslenmede C vitamini eksikliği göz çevresinin morarmasına sebep olur.
- Tuz tüketimi vücudun su tutmasına neden olur. Hem tüm vücutta hem de göz çevresinde ödem oluşturur.
- Kafeinli içecekler, alkol ve sigara kullanımı göz çevresinde lenfetik dolaşımı etkiler ve morluk oluşmasına neden olur.
İşte tüm bu faktörler nedeniyle uzmanların tavsiyesi, 20’li yaşlardan itibaren göz çevresi bakımına başlanmasıdır. Göz çevresi bakımında en önemli etap tabi ki nemlendirmedir. Göz çevresinde yağ bezleri olmadığı için kuruluğa daha yatkın olduğunu söylemiştik. Ayrıca göz çevresindeki cilt ince olduğundan bu bölgenin normal yüz kreminize karşı duyarlı olabileceğini de unutmayın. Yüz nemlendirme kreminizi göz çevrenize uyguladığınızda gözlerinizde batma hissi, sulanma veya kızarıklıklar olabilir. Göz kremi, gözleriniz üzerinde olumsuz bir etkisi olma olasılığı düşük olan, ancak kırışıklıkları ve ince çizgileri azaltmaya yardımcı olabilecek yeterli miktarda aktif içeren bileşenlerle formüle edilmelidir.
Yaş aralıklarına göre göz çevresi nemlendirici krem kullanımı;
20 - 30 yaş aralığında sabahları günde bir kez göz kremi kullanımı yeterli olurken 30 yaş sonrasında günde iki kez, sabah ve akşam kullanılması tavsiye edilmektedir. Göz kremi uygulamasında kullanılan ürün miktarı da çok önemlidir. Bir mercimek büyüklüğünde (bir pompa) ürün her iki göz için de yeterli olacaktır. Az geldi düşüncesiyle ikinci kez üründen alıp göz çevresine uygulamak doğru değildir. Göz çevresine fazla kullanılan ürün, göz çevresinin şişmesine neden olabilir. Bu süreç devam ettirilirse göz altlarında ne yazık ki yağ butonları oluşabilir.
Göz kremi kullanımı kadar uygulanma şekli de çok önemlidir..
Makyajınızı temizlemekten göz çevrenize ürün sürmeye kadar her aşamada bu bölgeye nazik davranmak çok önemlidir. Yukarıda bahsettiğimiz gibi, gözlerinizin altındaki deri çok incedir. Bu nedenle, günlük aktivitelerimizden kaynaklanan ekstra baskı, ince çizgilere ekstra katkıda bulunma potansiyeline sahiptir. Aşağıda, göz çevresi bakımı rutininiz sırasında nazik olmanın yolları için birkaç ipucu verilmiştir:
Göz makyaj temizleyicinizi bir pamuğa uygulayın. Pedi cildinize nazikçe bastırın. Yavaşça dışa doğru hareket ettirin. Makyajınız tamamen temizlenene kadar tekrarlayın.
Göz kremi yüzük parmağı ile sürülmelidir. En az darbe uygulayan parmak yüzük parmağıdır. Bir pompa ürün, 2 parmakla 2’ ye bölünür. Göz çevresinde önce kazayağı çizgilerinin olduğu bölüme hafif tampon yapılır. Sonra göz çevresine C harfi yaparak sürüş tamamlanır.
Göz kreminden beklenen etkiler ne olmalıdır?
1. İnce göz çevresini derinlemesine nemlendirmeli,
2. Kan dolaşımını harekete geçirerek morluk ve torbaların oluşumunu engellemeli,
3. İçinde barındırdığı aktifler ile çizgi ve kırışıklıkların azalmasına yardımcı olmalıdır.
Göz çevresi morlukları için küçük bir sır
Ilık suya 2-3 tutam yeşil çay koyun. 10-15 dakika demlendirin. Demlenen çayı buz kabına dökün. Donmaya bırakın. Uygun olduğunuz vakitte bir adet buz küpünü ince bir tülbentle sarın. Ve bunu gözünüze kapatın. 60 saniye bekletip kaldırın. Bu işlemi 10 kez uygulayın. Morluklarınızın azaldığını kolayca fark edeceksiniz.
Beslenme, uyku ve egzersizin cildimize etkileri..
Yediğimiz herşeyin cildimize bir yansıması vardır. Kötü bir beslenme düzeni sivilcelere neden olurken sağlıklı beslenme düzeni ile harika bir cilde kavuşabiliriz. Örneğin, bazı meyve ve sebzelerin tüketimi antioksidan alımını artırmaya yardımcı olur. Bu besinler özellikle cildi pürüzsüzleştiren kolajeni güçlendirerek çevrenin kötü etkilerinden korur.
Nem, parlak bir cilt için anahtardır. Bu nedenle bol su tüketimi cildin nemliliğini arttırmaya destek olarak parlak görünmesinde büyük rol oynar.
Cildimizin özellikle de göz çevremizin iyi görünmesindeki önemli faktörlerden bir diğeri de uykudur. Günde 8 saat uyumak, akne nedenlerinden biri olan stresi azaltmaya ve göz altındaki koyu halkaların önlenmesine yardımcı olur.
Düzenli egzersiz yapmak, kan dolaşımını koruyarak cildin sağlıklı bir şekilde parlamasına yardımcı olur. Bu sebeple güzel bir cilt için egzersizi de hayatımıza mutlaka dahil etmeliyiz.
Ve unutmayın ki cildinize ve göz çevrenize dıştan uyguladığınız her ürünün ciltte bıraktığı bir etki olacaktır. Bu nedenle içeriğinde cildinizin erken yaşlanmasını tetikleyecek bileşen bulunan hiçbir ürünü cildinize uygulamayın. Özellikle sentetik içeriklerden uzak durunuz. Makyaj malzemelerinizi, cilt temizleme ürünlerinizi ve nemlendiricilerinizi cilt tipinizi iyi analiz ederek, mümkün oldukça doğal / organik içeriklerden oluşan ürünlerden seçiniz.
Göz çevresi bakımınız için Bioterra Organik Göz Ürünlerini mutlaka incelemenizi tavsiye ediyoruz.
Sağlıklı günler dileriz.